Ana içeriğe atla

Neee 2 bitti mi....




Zaman gün içinde geçmiyor sanki... Yorgunluk, uykusuzluk bitmeyecek gibi geliyor... Sonra bir bakıyorum Kuzey 2 yaşına gelmiş... O iki sene ne zaman geçti peki...

Kuzey'in büyüdüğünü Kaya'yı kucağıma aldığım an fark ettim. Hoş hala benim için minicik ve sanırım hep öyle kalacak 💙 Ama gel gör ki 2 yaşına geldi işte... Ve 2 yaş doğum gününü Seğmenler Parkında kutlamaya karar verdik. Aslında hayal ettiğim daha farklıydı ama doğum gününe en son ben ve çocuklar geldiği için olduğu kadar dedik artık 😃 



             Şimdi olsaydı kesinlikle uçak olurdu pastası ama o zaman otobüs şoförü olmak istiyordu 😀





O gün bizimle olan herkese çok teşekkür ediyoruz sayenizde güzel bir anımız daha oldu 💓

Bu arada eğer ki bu tarz bir park bahçede doğum günü kutlamak istiyorsanız önceden izin almak gerekiyormuş, ben n'olacak sanki oturmaya gelsek bu ne kalabalık diyecek halleri yok herhalde diye düşünmüştüm ama öyle olmuyormuş... Çevremde avukatta yok ki bir akıl alayım... 😉

P.S.: Seni çok seviyorum kıvırcığım... Ömrünüz uzun, sağlıklı ve huzurlu olsun dileğim...💛



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Evlilik Yemini...

Kızılderili bir kabilenin evlilik yemini... Artık yağmurda ıslanmayacaksınız; Çünkü her biriniz diğeriniz için sığınak olacak. Artık hiç üşümeyeceksiniz; Çünkü her biriniz diğeriniz için sıcaklık olacak. Artık hiç yalnızlık çekmeyeceksiniz; Çünkü her biriniz diğerine yoldaş olacak olacak. Artık bir bedensiniz; Çünkü önünüzde tek hayat var... Şimdi yuvanıza gidin, birlikteliğinize şahit olacak günlere başlayın...

1.5 yaş hatırası 😊

Tabii ben yazana kadar çoktan 20. Ay bitti ama olsun bu yazı da şuracıkta dursun... Öyle ahkam kesmekle olmuyor bazı şeyler... Sen istediğin kadar şekillendirmeye çalış bir çocuğu... yaşı ne olursa olsun bazen takk diye o bebişin karakterine tosluyorsun... 18 ayın bize getirdiği en güzel şey artık alerjin geçti ve istediğin kadar süt içebilirsin 😊 Bunun önemini sanırım sadece yaşayan bilir... Çok enerjik, yerinde duramayan bir bebeksin. Tırmanmayı ve koşmayı çok seviyorsun, koltuk yatak anne... ne bulursan tepesindesin 😁 Sanırım bu konuda babana benziyorsun, o da küçükken dolapların tepesinde gezermiş. 😝 Hiç televizyon izlemezdin şimdi kumandayı alıp televizyonu açıp baby tv izliyorsun... En sevdiğin çizgi filmler bam bam ve küçük lola 😍 Rainbow'un dili olsa da konuşsa!!! Hala ilgin geçmedi ve evi her gün sen süpürüyorsun. 😯 Neyse ki mutfak dolapları biraz nefes almaya başladı... Romeo seni görünce kaçmaya başladı çünkü üstüne çıkıp tüylerini çekiyorsun... Rome...

Anne olunca anlarsın...

Bazen o en klişe cümlelerin tam yerini bulduğu anlar vardır.. İşte anne olmak  böyle bir duygu...  Bu meşhur klişenin altına artık bende rahatlıkla sığınabilirim... Ben anne oldum ve evet anne olunca anladım... Neyi mi? Dünya üzerinde kendimden çok sevebileceğim bir insanın olabileceğini... Aşk sözcüğünü bu zamana kadar ne kadar boş kullandığımı... O'nun kokusunun nasıl rahatlattığını, Her daim burnunun direğinin sızladığını... Yatağında 1 saat kıpırdamazsa nefesini dinlemeyi... Uyutmak için türlü yollar deneyip uyuyunca özlemeyi... Tüm kalbimle O'na bir şey olmasın diye sabaha kadar yalvarabileceğimi ve yine  O'na bir şey olmasın diye canımdan geçebileceğimi... Anneliğin akla hayale sığmayan felaket senaryoları üretmeme sebep olduğunu... Eğer onun kılına zarar veren olursa onu oracıkta yok edebileceğimi... Sorumluluk duygusunu... Fedakarlığı... Hayatımın bir daha asla eskisi gibi olmayacağını, ...